[ad_1]
Anavatanı Orta Doğu ve Orta Asya olarak bilinen güneydoğunun yeşil altını, arkeolojik kanıtlar sonucunda M.Ö. 6750 yılına kadar uzanıyor: Antep fıstığı. “Antep Fıstığı” olarak bilinen ürünün, en çok Şanlıurfa’da üretilmesine rağmen, Gaziantep’te pazarlama ve üretim tesisinin kuruluşundan bu yana ağaç fidesinden sofraya uzanan yolculuğunu istatistiklerle araştırdık.
Antep fıstığı tohum veya fide olarak yetiştirilebilir. Fideler aşılı ve aşısız olarak ikiye ayrılır. En iyi yol aşısız fide satın alıp bir süre sonra aşılamaktır. Bu şekilde diktikten sonra fıstık ağacı 8-10 yıl içinde üretime başlar.
Fıstık ağaçları olan bir tarım alanında yılda üç kez sürülmelidir. Ayrıca ağaçlar her yıl ilkbaharda uyandığında ağaçların hatırlanması gerekir. Bu şekilde kökler havalandırılmış olur. Ayrıca belirli aralıklarla birçok farklı pestisit kullanılmaktadır.
Fıstık ağaçları su istemeyen ve yağmur suyuyla beslenen ağaçlardı. Metrekareye 600-700 kg yağmur yağacak. Ancak Şanlıurfa, özellikle son yirmi yılda etkisi büyük olan kuraklıktan muzdariptir. Metrekareye düşen yağmur suyu oranı 150-200 kg civarına düşmüştür. Bu nedenle fıstık ağaçlarının da sulanmaya ihtiyacı vardır.
Fıstık ağaçları yaz döneminde değil kış döneminde su isteyen türlerdir. Doğru zamanda doğru sulama yapılırsa yer fıstığının bolluğu ve kalitesi artar. Aksi takdirde yaz sıcağından gelen su, fıstıkların çiftçinin hiç sevmediği kırmızı dış kabuğundan soyulmasına neden olur ve o ağaç gelecek yıl fıstık üretemez.
yer fıstığını toprağa diktikten, doğru ve düzenli aşılama yaptıktan, yılda üç kez çift sürmekten, ağaçları hatırlamaktan, uygun ilaçlar kullanmaktan, doğru sulama tekniklerini uygulamaktan sonra; Artık ağaçlar hasat dönemine hazır.
Her yıl eylül ayının ilk iki haftasında gerçekleştirilen fıstık hasadı, büyük tarım işçisi gruplarıyla gerçekleştiriliyor. Her işçi ortalama 40-50 kg fıstık toplar. Önce ağaçların altına iri ve geniş fıstık brandaları yerleştirilir. Giysiler yerden yukarı çekileceğinden yırtılmaya dayanıklı kumaşlar kullanılır ve bu kumaşlar fıstık çiftçisi için büyük değer taşır. Kimse kolay kolay kimseye bebek bezi emanet etmez.
Giysiler yerleştirildikten sonra ağacın yanına üç ayaklı denilen yürüyen merdiven yerleştirilir. Merdivenle erişilemeyen fıstık salkımları ve insan boyutundakiler başka bir işçi tarafından ezilip tuvale atılıyor. Burada önemli olan salkımlar kırılırken gözlerin ve dalların zarar görmemesidir. Fıstık işçileri kümeleri hangi noktadan ve nasıl kıracaklarını bilirler. Gözler ve dallar zarar görürse o ağaç bir daha yerfıstığı üretmez.
Tüm ağaçlar için bu işlem tamamlandıktan sonra fıstık çekirdekleri salkımlardan ayrılır. Henüz kavrulmamış çiğ fıstıklar salkımlara sıkıca tutturulduğu için fıstıklar yeni bir beze dökülürken çiğ fıstıklar elek üzerinde kalır.
İşçi grubu tarlayı terk ettikten sonra, ‘habeciler’ yani yerfıstığını toplayanlar, ellerinde kova tutan bütün ağaçların etrafından dolaşıp beze değil yere düşen taneleri toplarlar ve eklerler. toplamına. yer fıstığı. Bu sürecin sonunda “helal” alan sahibi, kendisinden izin isteyen her yabancıyı tarlasında bulduğunu hapsederek tarlasına girmesine izin verir.
Köyün tam güneş alan ve bekçi beklenebilecek bir noktasına sağlam, çok geniş bir bez serilir. Kızarmış fıstıklar torbalara konur ve kavanozlarda bu alana aktarılır ve bez üzerine yayılır. Bu fıstıklar hala taze olduğu için, fıstıkların bozulmaması için kalınlaştırmamaya dikkat edin.
Fıstıkları yerleştirdikten sonra 5-6 gün süren çiftlik rotasyonu başlar. İlk 24 saat kurumaya bırakılan fıstıklar kabukları taze olduğu için işlem görmez, karıştırma aşamasında kabuktan soyulur. İlk günden sonra fıstıklar karıştırılır ve sonraki 5 gün havalandırılır.
Tüm fıstıklar herhangi bir “ani yağmurda” bozulacağından, çiftçi fıstıkları tamamen kapatabilen su geçirmez bir örtü ile duruyor. Köyün bu döneminde bir çiftçinin yağmurda pijamalarıyla çığlık atarak fıstıklara koştuğunu görmek çok olasıdır.
Fıstıkların tamamen kuru olduğu belirlendikten sonra fıstıklar tekrar poşetlere konularak “farfar” adı verilen eleme işlemine alınır. Bu işlemle antep fıstığı ile karıştırılan boş çekirdekler çıkarılır ve sadece bütün kırmızı çekirdekler kalır. Kalan fıstıklar tekrar paketlenir ve Urfa şehir merkezindeki fıstık toptancılarına gönderilir. Torbalar tartılır ve torbaların üzerine sahibinin adı yazılır.
Kuru antepfıstığı bozulmaya karşı çok dayanıklı bir ürün olduğundan, fıstık sahibi uygun fiyata satmak için aylarca bekleyebilir. Fıstığı satmaya karar veren çiftçi, toptancıdan satmasını ister. Toptancı fıstıkları satar, yüzde 2 komisyon + nakliye ücreti alır ve kalan parayı çiftçiye gönderir.
Bu yıl kuru yer fıstığının ağırlığı yaklaşık 140 kilo. Ancak piyasada fiyatlar henüz oturmadı. Çiftçiler fiyatların yükselebileceğini düşünüyor. Bu nedenle yerfıstığı satan az, alan da az.
Zor bir tarım ürünü olan antepfıstığının mevcut durumu ve önceki yıllara göre maliyetlerinin yüksek olması, üretici ve toptancının sıkıntıları; Şanlıurfa’nın Tolmen köyünde fıstık üreticisi Yaşar Koçkon ve fıstık toptancısı Osman Elci ile görüştük.
En verimli şehir: Şanlıurfa
2019/20 üretim döneminde Türkiye’de 3.66 milyon dekar alanda fıstık üretimi gerçekleştirilmiştir. Şanlıurfa’yı 1,39 milyon DA ile Gaziantep ve 285,000 DA ile Siirt izlemektedir.
2019/20 üretim döneminde Türkiye’de 80 bin ton fıstık üretildi. Fıstık üretiminde Şanlıurfa, 32 bin tonluk üretimle Türkiye üretiminin %37,6’sını gerçekleştirerek yine ilk sırada yer aldı. Gaziantep 26 bin tonluk üretimle ikinci, Siirt ise 12 bin tonluk üretimle üçüncü oldu.
TÜİK verilerine göre 2019/2020 pazar döneminde Türkiye’nin fıstık ihracatı 2.600 ton olarak gerçekleşti. Bu ihracatın %90’ı kabuksuz yer fıstığındandır. İtalya, ihracatta %36 ve 935 ton ile ilk sırada yer alıyor. Bunu 396 tonla Almanya (%15), 232 tonla İsrail, 108 tonla Mersin Serbest Bölgesi ve 103 tonla Suriye (%4) izlemektedir. Aynı pazar döneminde Türkiye’nin fıstık ihracatının değeri 50,5 milyon dolara ulaştı ve bu değerin %95’i kabuklu fıstıklardan geliyor.
Türkiye dünya dördüncüsü
Dünyada 2019/20 üretim sezonunda 717.000 ton yerfıstığı üretimi gerçekleştirildiği tahmin edilmektedir. Fıstık üretiminde ABD 2019/20 üretim sezonunda 336 bin tonla ilk sırada yer aldı. Aynı üretim sezonunda 205 bin tonla ABD, 85 bin tonla Türkiye, 70 bin tonla Suriye ve 22 bin tonla Avrupa Birliği’nin ardından İran geliyor.
Türkiye, dünya fıstık üretiminin %12’sini karşılamaktadır. Dünya fıstık ticaretine baktığımızda, 2019/20 sezonunda ihracatın %5 artışla 371 bin ton, ithalatın ise %4 artışla 339 bin ton olduğunu görüyoruz. Amerika Birleşik Devletleri 144 bin ton ile fıstık tüketiminde dünya lideridir. ABD’yi Çin, Avrupa Birliği ve Türkiye takip ediyor.
Baraj ve su yok
Gıda ve Tarım Örgütü’nün verilerine göre 2019 yılında dünyada fıstık ekim alanı %40 ile İran birinci sırada yer alıyor. Öte yandan Türkiye, fıstık üretim alanı açısından 36 ile dünyada ikinci sırada yer alıyor. % (366 bin hektar). Yani Türk fıstık sektöründeki en büyük sorunun verimlilik olduğu görülmektedir. Özellikle su, üzerine türkülerin yazılabileceği hayati bir sorundur. Birçok Şanlıurfalı çiftçi, ağaçlarını sulamayı, köy evlerinde kendilerine su bile bulamıyorlardı. Bu çorak arazilerde, çiftçilerin kendi imkanlarıyla kuyu açmaları, çiftçilere bir maliyet olarak borçlar getirmiş, 40 metre derinlikte bile su bulmanın mümkün olmadığı zamanlar olmuştur.
Şanlıurfa Büyükşehir Belediyesi geçtiğimiz yıllarda Atatürk Barajı’ndan gelen içme suyu hattını Tolmen köyüne bağlamıştı. Ancak, Tullmen ve Tullmen gibi birçok köyde hala tarımsal sulama hattı bulunmamaktadır. Bazı çiftçiler kendi masrafları ile ağaçlar için su kuyuları açarken, bazıları da yağmur suyu için ağaçları kendi haline bırakmak zorunda kalıyor. Bölgeden çiftçi heyetleri birkaç kez Ankara’yı ziyaret etti. Ama su hala türkülerde.
Antep fıstığına yönelik devlet politikalarının düzeltilmesi, fıstık yetiştiricilerinin desteklenmesi, kuraklıkla mücadele kapsamında sulama sorununun çözülmesi; Çiftçiyi, toptancıyı ve üreticiyi daha verimli hale getirecek bir çözüm olarak görülüyor. Türkiye’nin fıstık pazarındaki yüksek potansiyeline doğru politikalarla ulaşması çok kolay. Verimde verimliliğin sağlanması, çiftçinin doğru koordinasyonuna ve kapsamlı ve disiplinli bir politikaya bağlıdır.
[ad_2]
Kaynak: haberturk
Diğer gönderilerimize göz at
[wpcin-random-posts]
İlk Yorumu Siz Yapın